
çocukluğun gittiği ülke,
hesapsız istemenin güzelliği,
bağıra bağıra gülmek,
doyasıya ağlamak belki.
düştükçe kalkmak,
kalktıkça düşmek,
aynı hatayı defalarca yapmak
inadına inat etmek belki.
hep affedilmek,
hep sevilmek sanki..
çocukluğun gittiği ülke,
hayallerin sonsuzluğunda,
olmayacak duaların masumluğunda.
kabuslardan uyandığında,
sarıldığın kollarda belki...
belki en sevdiğin oyuncakta
belki en sevdiğin yemekte.
bir aferin almış, başı okşanmış halde,
okul dönüşünde kalmış belki.
çok eskilerde sanki,
ama çok içimizde belli.
Sezen